Kaynak:rightsinfo.org
Ebeveynlerinden yeni doğmuş erkek çocuğunu alan yerel konsey insan haklarını , aile hayatını ve adil yargılanma hakkını ihlal edecek bir karara imza attı.
Batı Yorkshire’daki Kirklees Konseyi bebekleri daha yedi günlük olan ailenin eve gönderilmesi ve bebekten uzak tutulması için mahkemeye başvurdu.-Aynı gün aile bebeklerini evlerine götürecekti.
Konsey, bebeğin uzun süreli bakım ihtiyaçlarından özellikle de babanın “bebek maması ve şişe sterilizasyonu” konusundaki “alışılmadık” görüşlerinden endişe duyduklarını belirtti.
Bebek, yerel yönetimin, bebeğin anne ve babasından alınmasının haklı olmadığına karar vermesinin üzerinden iki ay sonra ailesine geri gönderildi.
Ebeveynleri yerel yönetimi insan haklarını ihlal ettiği gerekçesiyle mahkemeye şikayet edip tazminat talep etti.Yüksek mahkemedeki yargıç Cobb ‘şüphesiz’ insan haklarının , aile hayatının ve adil yargılanma hakkının ihlal edildiğini belirtti ve hatta konseyin mahkemeyi yanılttığının altını önemle çizdi.
Kirklees Belediyesi ise defalarca bebeği ebeveynlerine götürmeye çalıştıklarını iddia etti. – aslında ebeveynlerine hiç söylememişlerdi.Verdikleri zararları tazmin edebilmek için £11,250 tazminat ödediler.
Peki gerçekten neler oldu ?
CZ olarak anılan çocuk, 6 Kasım 2015’te acil sezaryenle doğdu.
CZ, doğumundan sonra kısaca Özel Bakım Bebek Ünitesine yerleştirildi; zira kilo verdi ve beslenmesi yavaşladı. Hastanenin sağlık görevlisine göre, CZ’nin kilo vermesi doğum koşulları nedeniyle hayatına zor başlamasından kaynaklanıyor.-Anne babanın bu durum üzerinde hiçbir hatası yok.
Bununla birlikte, doğumhane koşulları ve çiftin, uzun vadede çocuk bakmaya yeterlilikleri kaygı uyandırdı. Babanın ebeveynlik konusunda “alışılmışın dışında görüşleri” olduğunu iddia ettiler: bebek mamasından yararlanmaları gerektiğine ve şişe sterilizasyonuna inanmıştı. Bu görüşler özellikle doğum yeri ile ilgiliydi, bu nedenle aileyi Kirklees Konseyine sevk ettiler.
Hastanenin kaygılarından hareket eden Kirklees konseyi , CZ’yi hastaneden eve götürecek oldukları günde anne ve babasından uzaklaştırılması için başvurdu.
O gün konsey mahkemeye defalarca, anne ve babanın ÇZ’ye büyükanne ve büyükbabasının bakması için götürülmesine izin verdiğini söyledi. Aslında, ebeveynlerin bu konuda hiçbir zaman böyle bir şey söylemediği ortaya çıktı. Daha sonra öğrendiklerinde “doğal olarak çok üzülmüşler”.
CZ anne ve babasından ayrılmış ve mahkemenin evine dönebileceğine karar vermesinden birkaç ay önceye kadar büyük anne ve büyük babasıyla birlikte yaşıyordu.
İnsan hakları bu aileye nasıl yardımcı oldu?
İngiltere’de, adil yargılanma ve özel ve aile hayatına saygı hakları, 1998 tarihli İnsan Hakları Yasası nedeniyle İngiliz mahkemelerinde kullanılabilen Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi (Madde 6 ve 8) tarafından korunmaktadır.
Aile yaşamına saygı gösterilmesi, özellikle yeni doğan çocukları ilgilendiren durumlarda önemlidir.Yerel Yönetimler, her ne sebeple olursa olsun, velileri –Bu durumda CZ’nin anne ve babası-çocuklara bakamayacakları zaman çocukların güvenliğini sağlamakla yükümlüdür.
Ancak Kirklees Konsey’in endişelerine rağmen, ailenin bebek maması ve şişe sterilizasyonu gibi konularda “alışılmadık görüşleri”, bebeklerinin bakımına engel olmadı. Yüksek Mahkemedeki Yargıç Cobb şöyle konuştu:
‘’ ÇZ’nin güvenliğinin sağlanması için hemen anne ve babasından ayrılmasını istemenin uygun bir dava olup olmadığı sorgulanabilir.’’
Hakim Cobb, Konseyin, CZ’yi “özellikle dehşet verici” olarak nitelendirdiğimiz anne babadan uzaklaştırma yönündeki girişimlerini onlara anlatmamasını ve mahkemeyi yanlış yönlendirmelerini şiddetle kınadı.
Bu dava, çocukları ve aileleri gereksiz ve kanunsuz sıkıntılardan korumak için neden insan haklarına ihtiyaç duyulduğunu göstermektedir. Neyse ki, bu rahatsız edici olaylar CZ’nin anne-babasının bakımında “gelişimine devam etmesiyle” son bulmuştur.Umarız Kirklees Konsey’inden aldığı tazminat ailenin iyileşmesi için yardımcı olur.
Çeviren : Esra Baştan