Kaynak:rightsinfo
Yoksulluk, gelişmekte olan dünyada yaşayan insanları etkileyen bir problem değildir. Geçen yıl İngiltere’de yoksulluk sınırının altında 10 milyondan fazla insan yaşıyordu. Oxfam’ın verilerine göre, Birleşik Krallık nüfusunun en zengin% 1’lik kısmı şu anda en fakir % 20’lik kısmından daha fazla servete sahiptir. Ancak “fakirlik” aslında ne demektir? Ve insan hakları onunla savaşmaya nasıl yardımcı olabilir?
Yoksulluk ne demektir?
İngiltere hükümeti, belirli bir yılda ülkenin ortalama ev halkı gelirlerinin % 60’ında “yoksulluk sınırını” belirlemektedir. Bu eşiğin altında bir hanede yaşıyorsanız, “göreceli fakirlik” içinde yaşıyorsunuz demektir. Fakat yoksulluk yalnızca gelir veya grafiğin üzerindeki bir sayı değildir. Birçok insan için, aç dolaşmak demektir. Cehalet. Sömürü. Evsizlik..
Yoksulluk sıklıkla bir “döngü” terimiyle açıklanır; sonuç ve nedenleri genellikle aynıdır. Bu, birçok insanın kendi kontrolü dışında olan –hastalık veya ayrımcılık gibi -koşullar nedeniyle doğduğu veya aniden kendini bulduğu bir durumdur.
Ve insan hakları nereye gidiyor, nasıl bir koruma sağlıyor ?
Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nin (AİHM) ve Birleşik Krallık’ın İnsan Hakları Sözleşmesi’nin (HRA) dayanağı,hepimizin eşit doğduğunun güçlü bir şekilde sözleşmede yer almasıdır bu nedenle Sözleşme İngiliz hukukunda da etkili olmuştur. -ya İngiltere’nin “en zengin% 1” ine, yada “en yoksul% 20″lik kesimine doğarız.Dolayısıyla, insan hakları yasalarının bize verdiği koruma, yoksulluğun yarattığı ve devam ettirdiği haksızlıklara karşı mücadelede çok önemlidir.
Peki ya çocukluk hakkı?
İnsan Hakları Kanununun Birinci Protokolünün 2. maddesi, birincil, ikincil ve üniversite düzeyinde bir eğitim hakkını korur. Bu hak çocuklara aittir, ebeveynleri değil. Bunun anlamı, örneğin, kamu makamlarına sağlanan , “gerekli ve yaptıkları şeyle orantılı” ise, bir öğrenciyi okuldan atabilmeleri haricinde bir istisnanın olmamasıdır.
Çocukların eğitime erişimini korumak, geleceğini, yoksulluktan kurtulma ve diğerlerini de kurtarma yeteneklerini koruma anlamına gelir.
Sömürünün Önlenmesi
Sendikalar
Yasanın 11. maddesi uyarınca Meclis ve Birlik özgürlüğü hakkı, işçilere sendikalar kurma ve sendikalaşma özgürlüğü verme hakkını da içine alır. Bu kanun , kamu veya özel işverenlerden adil bir muamele görmeyi istemekte ,işverenlerin kendilerini ve ailelerini desteklemeye devam etmelerine yardımcı olmaktadır.
Kaçakçılık
Geçen yıl İngiltere, zorla çalıştırma ve insan kaçakçılığı önlemeyi amaçlayan ‘’ 2015 Modern Kölelik Yasasını’’ çıkardı. ‘Köleliğin ve ticaret bildiriminin oluşturulması’ gibi özellikleriyle , çalışanların az ya da hiç ücret ödenmeyerek tehlikeli işlerde sıkışıp kalmaması ve koşullarını iyileştirme şansının az olmaması için böyle bir yasanın oluşturulması çok önemlidir.
Ayrımcılıkla mücadele
Yoksulluk, belirli geçmişlerden gelen insanları orantısız bir biçimde etkiliyor. Örneğin, İngiltere’de yoksulluk içinde yaşayan insanların% 39’unun en az bir kişinin sakat kaldığı bir ailede yaşadığı görülüyor.Ya da siyah işçilere aynı derecedeki beyaz işçilerden ortalama% 23,1 daha az ödeme yapılması da tesadüf değildir.
Bunun nedeni, her türlü ayrımcılığın yoksullukla yakından bağlantılı olmasıdır. Yoksulluk fırsatları sınırlar ve toplumda ev halkının gelirlerindeki farklılıkların çok ötesine geçen bölünmelere neden olur.
14.madde, herhangi bir gerekçeyle ayrımcılık yapılmadan, İnsan Hakları Yasası çerçevesindeki diğer haklarımızdan yararlanma hakkımızı korur. Bu koruma, farklı geçmişlerden insanlar için eşit fırsatlar yaratmaya çalışır ve böylece birçok insanın yaşadığı yoksulluğun “döngüsünü” kırmak için temel bir önem taşır.
Adalete erişim
TED konuşmasında aktivist Bryan Stevenson, “yoksulluğun zıddı zenginlik değil … yoksulluğun zıddı adalettir.” diye bir iddia ortaya atıyor.İnsan haklarını koruyan yasalar yoksulluğun nedenleriyle mücadele için güçlü bir araç olduğundan, adalete erişimin bu mücadele için çok önemli olduğunun altını çiziyor.
İHD’nin 6. maddesine göre, herkesin tarafsız bir hâkimden önce bir duruşmaya ve bir avukatın yardımına hakkı var.Yani bir kimsenin avukat tutmak için yeterli ekonomik gücü yoksa hükümet adli yardım yoluyla birini temin etmekle yükümlü olmalıdır.
Bahsettiğimiz yükümlülük herkesin insan haklarını uygulanabilmesini sağlaması ve kişilerin günlük hayatlarıyla geleceklerini etkileyen eylemler ve politikalar nedeniyle yetkilileri sorumlu tutabilmesi için çok önemlidir.
Çeviren: Esra Baştan